Sualtına Dair Çok Şey Öğrendik
Umut Sarıboğa — 2010 yılında Marmara Üniversitesi Gazetecilik Bölümü’nde okudu. Okul hayatı boyunca Marmara İletişim Haber Ajansı’nda (MİHA) çeşitli görevlerde yer aldı. Dizi ve sinema sektörüne yönetmen yardımcısı olarak çalışıyor.
Yapay resifler, deniz koruma uzmanları tarafından dünya çapında mercan resiflerini restore etmek için kullanılan bir araç. Çeşitli doğal veya sentetik malzemelerden yapılırlar ve sonsuz sayıda şekil ve stilde olabilirler. Yapay resiflerin amacı genellikle mercanlar için istikrarlı bir büyüme alanı ve doğal bir resifte bulunabilecek balıklar ve diğer tüm organizmalar için yaşam alanı sağlamaktır.
Belgesel çekimleri için yaptığımız araştırmalar bizi yapay resiflerin mercan ekosistemlerinin restorasyonu için ilk kez kullanılmaya başlandığı 1970'lere, 1980’lere götürdü. Eski tekneler, hizmet dışı bırakışmış gemiler, tren vagonları gibi batan yapılar, deniz dibinde en çok görünen yapay resiflerdi. Bu batıklar, mercanların ve süngerlerin ihtiyaç duyduğu yapıyı sağlamıştı. Ancak ilerleyen zamanlarda şirketler yapay resifleri, herhangi bir bedel ödemeden atıkları bertaraf etmenin bir yolu olarak gördü. Böylece sorumlu işletmeler olarak görünebileceklerdi.
Yapay resif projelerinde maliyeti azaltmak için betonun içine kuru endüstriyel atıkları ve külleri karıştırdılar. En ufak bir fırtınada sürüklenen milyonlarca lastiği yapay resif diye suyun dibine indirdiler. İnşaat atıklarını yapay resifmiş gibi gösterdiler. Tüm bu kötü örnekler yapay resif çalışmalarını yıllarca geriletti.
Yapay resifleri tasarlayan kişi ve kurumların balıkçılığı, av araçlarının çalışma prensiplerini ve projenin uygulanacağı alanı çok iyi bilmesi gerekir. Yanlış dizayn edilmiş ve yanlış bölgelerde kurulmuş yapay resifler, türlerin yok olmasına da neden olabilir. Yapay resiflerin üstüne takılıp kalan av araçları nedeniyle deniz dibinin balık, ıstakoz, su kuşu, kaplumbağa, fok katliam makinesine dönüşmesi de mümkündür. Yapay resif modüllerinin ağırlığı, yerleştirileceği planlar çok iyi kontrol edilmeli, resifin olduğu bölgedeki faaliyetler, resifin bütünlüğünü bozmamalıdır.
Sualtı fotoğrafçısı yaptığımız röportaj, bize ortak hareket etmenin önemini anlatırken Türkiye’de yapay resifler konusunda pek çok bilimsel çalışma yapıldığını da ortaya koydu. Yapay resifler yapılırken bilimsel çalışmalarla farklı türlerin o bölgede barınabileceği hesaplanabiliyorsa, oraya yapay resifler yapılıyor. Kaçak avcılığı önlemek, turizmi desteklemek için de yapay resifler hazırlanıyor. Hesap yapılmadan, iyi planlanmadan batırılan betonlar, metaller, gemiler, heykeller, bu zamana kadar olmayan canlıların türemesini ve barınmasını sağlamıyor. Aksine sualtına zarar veriyor. Edremit, Ayvalık, Seferihisar gittiğimiz ve araştırmalarımızı yoğunlaştırdığımız diğer yerlerden bazıları oldu. Edremit’te bir balıkçı, yapay resiflerden sonra bölgede ekonomik anlamda ne gibi değişiklikler olduğunu bizlerle paylaştı.